İSMAİL HAKKI UZUNÇARŞILI’ NIN TARİHÇİLİĞİ
İsmail Hakkı Uzunçarşılı ömrü boyunca Osmanlı Tarihi’ni incelemiştir. Ancak araştırmalarını yaparken Osmanlı Tarihi’nin arşiv vesikalarını incelemiştir. Kanunname ve yazma eserler okumuştur. Bunların okunmadan Osmanlı Tarihi’nin doğru olarak öğrenilemeyeceğini savunmuştur.
Tarih meraklılarına Osmanlı Tarihi’ni yalnız basma eserlerden okurlarsa eksik ve hatalı bilgi etmiş olacaklarını, altı buçuk asırlık devamlı bir tarihi olan Osmanlı İmparatorluğu’nun siyasi, mali, iktisadi, mali, iktisadi, askeri, sosyal durumu gerçek kaynaklara dayanılarak araştırılması gerektiğini ancak bu şekilde devletin hakiki boyutlarına ulaşılabileceğini söylemiştir.
Olayların iç yüzünün tarihlerden ziyade vesikalarda görüldüğünü bunların incelenmeden gerçek bilgiye ulaşılamayacağını düşünmekteydi. İsmail Hakkı Uzunçarşılı kanunnameler ve vesikaları inceledikten sonra Osmanlı Tarihi hakkında çok az şey bildiğini görmüş ve bu konuda oldukça yetersiz olduğunu fark etmiştir. Bu nedenle Osmanlı İmparatorluğu’nun gerçek kaynaklara dayanılarak incelenmesi gerektiğinin önemi üzerinde durmuştur.
İsmail Hakkı Uzunçarşılı, bir bilim arayıcısında bulunması gereken bütün özellikleri kendinde toplamıştır. Güçlü bir görüş ve sağ duyusuna sahiptir. Bu özellik ona doğruyu yanlıştan ayırt etmesinde yardımcı olmuştur. Tarih yazarken siyasetten ve duygularından sıyrılmasını bilmiştir. Bunu İttihat ve Terakki Cemiyetine üye olmasına rağmen Tarih araştırmalarına başladıktan sonra karşılaştığı belgeler üzerine o cemiyeti eleştirmesiyle anlayabiliyoruz.
Onun tarih bilgisi oldukça geniştir. Bu nedenle bir olayı incelerken onu tek bir olay gibi değil, diğer olaylarla bir bütün içinde değerlendirirdi. Olayı tek yönüyle değil bütün yönleriyle ele alırdı.
İsmail Hakkı Uzunçarşılı çok alçak gönüllüydü ve eleştiriyi olumlu karşılayıp onun üzerinde tartışmaya açık bir yapısı vardı. Bu özelliğini Osmanlı Teşkilâtı ve Medeniyeti ile ilgili yazmış olduğu eserin “Önsöz”üne koyduğu şu fırkadan anlamak mümkündür:
“Bu eserin tam ve hatasız olduğunu iddia etmek tabiî gülünç olur. Kitap basılırken görülebilen noksan ve hatalar son kısımda tashih edilmiştir. Şimdiye kadar ilk defa yazılan ve hakikaten yorucu olan böyle bir eserde husûle gelen yanlışlıkların tashihinin zamanla mümkün olduğunu bu işlere vukûfu olanlar takdir buyururlar; noksan ve yanlışlıkları tashihe himmet edecek olan alim ve müdekkiklere şimdiden teşekkürlerimi arz ederim”.
Bu yazı İsmail Hakkı Uznuçarşılı’nın alçak gönüllü olduğunu bize gösterir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder